ABD’de California Eyalet Üniversitesinde görev yapan Dr. Darendeli, dünyada liderliğe oynamak isteyen her ülkenin kendi teknoloji merkezini kurmak zorunda olduğunu belirterek “Silikon Vadisi bir lokasyon değil bir kafa yapısıdır.” dedi.

ABD’de California Eyalet Üniversitesinde görev yapan Dr. İzzet Sıtkı Darendeli, dünyada liderliğe oynamak isteyen her ülkenin kendi teknoloji merkezini kurmak zorunda olduğunu belirterek “Silikon Vadisi bir lokasyon değil bir kafa yapısıdır.” dedi.

Doç. Dr. Darendeli, dünyadaki teknolojik gelişmeler ve Türkiye’nin yeri konusunda AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Dünyada teknolojinin farklı dönemlerde değişik hızlarda geliştiğini söyleyen Darendeli, “Makroekonomik ve global olaylardan dolayı, önceden teknolojik gelişim belki de içinde bulunduğumuz döneme göre daha yavaştı. Bugünlerde hem ekonomik imkanlar hem de altyapının dünya çapında gelişmesi nedeniyle teknoloji artık hızlanarak gelişiyor.” diye konuştu.

Darendeli, teknolojinin gelişme hızını belirleyip ona göre pozisyon almanın hem Türkiye hem de Türkiye’den çıkacak çok uluslu şirketler için stratejik bir husus olduğunu vurguladı.

“Katma değeri yüksek olan daha farklı buluşlara yönelmek gerekiyor”
Gelişen teknoloji içerisinde Silikon Vadisi’nin yapısına ilişkin Darendeli, “Dünya ne kadar globalleşiyor, dijitalleşiyor ve komünikasyon teknolojileri hızla gelişiyor olsa de kompleks ve karmaşık teknolojilerden haberdar olmak ve inovasyonda öncü olabilmek için fiziksel yakınlık gerekiyor. Silikon Vadisi’nin önemi de buradan geliyor. En yeni teknoloji ve buluşlar belki sadece hala Silikon Vadisi’nden çıkıyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Darendeli, gelişmekte olan ülkelerin gelişmiş ülkelerdeki teknolojiyi aslında kolaylıkla yakalayabileceğini belirterek şöyle konuştu:

“Ama şöyle bir dinamik var, gelişmekte olan ülkelerde yanlış konulara odaklanmaları konusunda sahte ve zararlı bir kamuoyu oluşturuluyor, böylelikle gelişmekte olan ülkelere zaman kaybettiriliyor. Mesela ‘Artık kendi Facebook’umuzu geliştirelim.’ demek insan gücü ve yatırım için zaman kaybıdır. Çünkü biz bununla uğraşırken Facebook kendi yeni sürümlerini zaten piyasaya sürüp rekabet avantajımızı elimizden alabiliyor. Bu nedenle katma değeri yüksek olan daha farklı buluşlara yönelmek gerekiyor.”

“Silikon Vadisi bir lokasyon değil bir kafa yapısıdır”
Silikon Vadilerinin gelişme için kaçınılmaz bir gereklilik olduğunun altını çizen Darendeli, “Silikon Vadisi bir lokasyon değil bir kafa yapısıdır. Silikon Vadisi’nin başarılı olmasını sağlayan yüksek insan kapitalini çekmede bir cazibe merkezi olmasının yanında bu bireylerin bilgiyi kendilerine saklamaktan daha ziyade paylaşmak istiyor olması ve 1 kilometre çapta sizden farklı düşünen, katkı sağlayacak veya finansör olacak insanlara kolayca erişebiliyor olmanızdır. Eğer yeni bir inovasyon üzerinde çalışıyorsanız bu konuda sizle aynı hatta daha iyi kalitede olan insanlardan destek alıyorsunuz. Silikon Vadisi’nden anlamak gereken belki de bu ortak organik paylaşımcı kültür.” ifadelerini kullandı.

Darendeli, Türkiye’de Silikon Vadisi kurulup kurulamayacağı sorusunun artık belki de eskide kalmış olduğunu vurgulayarak “Dünyada liderliğe oynamak isteyen her ülkenin bir Silikon Vadisi benzeri olmak zorunda. Önceden teknoloji endüstrisi bu kadar büyük değilken ve teknoloji günlük yaşamımıza bu kadar etki etmiyorken tek bir Silikon Vadisi dünyaya yetiyordu ama yakın zamanda da görmeye başladığımız üzere belki dünya çapında onlarca Silikon Vadisi’ne ihtiyaç olacak. Bunlar farkı alanlarda uzmanlaşacak, aralarında rekabet olacak.” diye konuştu.

Çin’in yapay zeka, İsrail’in siber güvenlik alanlarında Silikon Vadisi’ni geçmeye başladığına işaret eden Darendeli, “Dolayısıyla her ülke, genel amaçlı bir Silikon Vadisi kurmak yerine belli bir alanda uzmanlaşarak stratejik endüstrileri seçip, daha dar temalı bir Silikon Vadisi oluşturmalı, gelişmekte olan ülkeleri ancak böyle yakalayıp geçebileceğimizi düşünüyorum.” dedi.

“Savunma ve sağlık alanlarında fark yaratabiliriz”
Türkiye’de inovasyon konusunda son yıllarda pozitif gelişmeler olduğuna işaret eden Darendeli, şunları kaydetti:

“Ben özellikle artan stratejik ihtiyaçlarımız ve hâlihazır ekosistemin yapısı sayesinde savunma sanayisi konusunda ciddi anlamda fark yaratacağımızı ve ayrıca sağlık sektöründe de altyapımızın birçok ülkeden ileride olması nedeniyle yeni teknolojilerde öncü olabileceğimize inanıyorum. Bu konulara üniversitelerin de teknokent gibi yapılar üzerinden yoğunlaşmaları olursa çok daha başarılı olacağımıza eminim.”

Robert Kolej mezunu olan Darendeli, Türkiye’de Bilkent Üniversitesinde işletme alanında lisans, uluslararası ilişkiler üzerine de yüksek lisansını tamamladıktan sonra 2010’da MEB bursu ile Temple Üniversitesine “Stratejik Yönetim” üzerine İşletme Doktorası yapmaya geldi. “Gelişmekte olan ülkelerin gelişmiş ülkeleri inovasyon bakımından nasıl yakalayabilir?” sorusu üzerine tez çalışmasını tamamlayan ve birçok makalesi olan Darendeli, 2015 yılından beri California Eyalet Üniversitesinde Stratejik Yönetim üzerine dersler veriyor, aynı zaman da MUSIAD USA, Quantum3D gibi Türk kurum ve şirketlerde Yönetim Kurulu üyesi ve danışman olarak görev yapıyor.

KaynakAA
Önceki İçerikEn kötü siber güvenlik Cezayir’de
Sonraki İçerikSpaceX personel taşıyıcı mekiği için test tarihini belirledi