ABD ile Türkiye arasında savunma sanayii işbirliği, askeri teknoloji transferi ve silah satışı konularında birçok anlaşma ve anlaşma var.

Türkiye’nin bu bağlamda katkıda bulunduğu en önemli ortak savunma programlarından biri de F-35 jetleri üretilmesidir.Lockheed Martin F-35 Ortak Strike Fighter jetleri her biri 100 milyon dolara mal olmuş ve Türk Hava Kuvvetleri bunların 116’sını satın almayı planlamıştır. İlk teslimat 21 haziran için bekleniyordu.

Ancak, bir ABD Senatosu komitesi, Türkiye’nin jetleri satın almasını önlemek için bir tedbiri içeren bir tasarıyı onayladı. Tasarı yasalaşmanın birkaç adımıdır, çünkü henüz Temsilciler Meclisi’nin kararının ne olacağını bilmiyoruz, ya da Cumhurbaşkanı Trump günün geldiğinde imzalarsa. Her halükarda, Washington’da F-35 programını Türkiye’ye baskı yapmak için bir araç olarak kullanmayı umut eden bazı insanlar olduğu aşikardır.

Bu baskı sadece jetleri satın almakla ilgili değil, çünkü Türkiye’nin NATO üyesi Avrupalı ​​üyelerin sahip olduğu tüm F-35 jetlerinin bakımını üstlenmesi bekleniyor. Görünüşe göre, Türkiye’yi F-35 programından devraldığını görmekten memnun olacak birçok Avrupa ülkesi var.

Tasarıyı destekleyen ABD’li kongre üyeleri, F-35 teknolojisini Türkiye’ye devretmenin çok riskli olacağını öne sürüyor, çünkü Rus S-400 füze savunma sistemini satın almaya karar verdi. Başka bir deyişle, Türkiye’yi sorunlu bir NATO müttefiki olarak görüyor ve Türkiye’nin yönetiminin ABD’nin uzun vadeli stratejik çıkarlarıyla uyumlu olmadığını ileri sürüyorlar.

ABD Kongresi’nin ABD’nin uzun vadeli stratejik menfaatlerini bildiği kesin olarak bilinmemektedir, çünkü şimdi öngörmek imkansız stratejik görüşlere sahip bir başkanları vardır. Örneğin ABD’nin Rusya’yla arkadaş mı yoksa düşman mı olduğunu bilmek mümkün değil. Eğer sadece Başkan Trump’ın yaptıklarına bakarsanız, ABD şu anda Rus çıkarlarına hizmet eden ülke. Bu şartlar altında, Rusya ile dengeli ilişkiler kurmaya çalıştığı için Türkiye’yi suçlamak tuhaf.

Dahası, bu kongreler, Türkiye’nin S-400 sistemini satın almak için niçin ihtiyaç duyduğunu anlamak için daha iyi çaba harcıyor. Eğer yaparlarsa, Türkiye’nin NATO müttefiklerinin geçmişte Türkiye’de bir Patriot füze savunma sistemi kurmak konusunda isteksiz davrandıklarını ve yaptıkları zaman oldukça hızlı bir şekilde geri çektiklerini öğrenebilirler. Ayrıca, Avrupa’daki mevcut NATO füze savunma kalkanı, tüm Türk topraklarını korumaz. Dolayısıyla Türkiye’nin neye ihtiyaç duyduğunu bulmak için başka bir yere bakması normaldir.

ABD’nin Türkiye’ye karşı tutumu Türk-Amerikan ilişkileri için çok zarar verici. Bu, Türkiye’nin NATO’nun stratejik hedeflerini artık desteklemediği anlamına gelmez. Bu konudaki en son kanıt, Karadeniz’de geçtiğimiz ay Türkiye’nin en büyük katkısı olan NATO donanma manevraları olmuştur. ABD’nin Türkiye’yi Rusya’ya doğru itmek isteyip istemediğini bilmiyoruz. Bu hayati bir soru, ama cevap vermek kolay değil. Öyle görünüyor ki, bazı Avrupa ülkelerinin Türkiye’yi ABD ile kötü ilişkileri olmasını tercih edeceğini, zira bunun Türkiye’yi ne olursa olsun Avrupa ile işbirliği yapmaya mahkum edeceğini umuyorlar.

Bir başka deyişle, Türk-Amerikan ilişkilerinde yaşanan kriz, bazı Avrupa ülkelerini Rusya’dan daha çok memnun ediyor. Bu F-35 meselesinde bu Avrupa ülkeleri kesinlikle bir rol oynamışlardı. Umut, Başkan Trump’ın Türkiye hakkındaki kararını, Washington’daki yükselen Türkiye karşıtı söylemleri değil, stratejik gerçekleri dikkate alarak verir. Sadece ortak düşmanların müttefik ülkelerin bir diğerini tehdit ettiği bir çevreden faydalanacağını akılda tutmak zorunda. Başka bir deyişle, F-35 satışlarıyla ilgili yanlış bir karar sadece İran, Daesh, Houthis veya Boko Haram’ı mutlu edecektir.

Önceki İçerikSeçim yolundaki yalanlar ve gerçekler
Sonraki İçerikTürkiye’nin ekonomi politikasında belirsizlik yok